Maria Montessorin Hindistan’a seyahatinde bir çocuğun “ Tanrı nerede sorusu üzerine Maria Montessorinin “Tanrı her yerde cevabıyla her şey başladı.” Çalışmalarında bu seyahatler sırasında ilkokul eğitim programı üzerinde çalıştığını ama programın çok yoğun olması sebebiyle bir türlü bu alanda ilerlemediğini ifade ediyor.  Gandi ile uzun sure görüşmeleri ve sohbetleri, Hint toplumun  ruhsal çalışmalara olan ilgisi ile ruhsal konularda derinleşmesi ve düşünmesine katkı sağlamış. Hindistan seyahati sırasın II. Dünya savaşın çıkması sebebiyle iki yıl kırsal bir kesimde ev hapsinde tutuluyor. Bu coğrafyaya canlıların ilişkileri ve bağlantıları doğa içinde gözlemlerken, Çocuklar hakkında gözlemlerinden yola çıkarak günümüzde kullandığımız İlkokul Eğitim Programını oluşturdu. 

 

İlkokul çağındaki çocuk evreni ve evrendeki görevini anlama arayışındadır. Maria Montessori çocukların bu yöndeki eğilimlerini fark ederek Kozmik Eğitim Programını hazırladı. Eğitim Programında temelinde çocuğun akademik gelişimin ve tinsel gelişimini aynı çerçevede çocuğun dünyasında yer edecek şekilde sunulmuş.

Eğitim Programı beş ana hikâyenin bir araya gelmesinde oluşuyor. Bu alanda yayınlanan kaynaklara göre Maria Montessori sadece “Evrenin Hikayesini” anlatmış. Bununla ilgilide farklı kaynaklara birçok farklı isimle karşılaşabilirsiniz. 

  • Big History – David Christian
  • Universe Story – Brian Swimmer/ Thomas Berry
  • The Epic of Evolution- American Association 
  • Deep Time – David Darling

 “Eskiden bu öyküye “Elleri olmayan Tanrı “ismi de anlatılıyordu. Bu ismi kullanan bazı öğretmenler vardır. Öyküler hakkında en çok sorulan soru dini boyutu olmuştur. Hikayelerin bir dini öğretiyle bağlantısı yoktur ancak öykülerin verilmek istenen konuların hepsi dinler ve hayatın ortaya çıkışı ile uyumludur.

Maria Montessori ilkokul alanındaki çalışmalarını dünyayla duyurmaya ömrü yeterli olmadı, vefatından sonra oğlu onun mirasını Bergamo, İtalya’da kurulan AMI okulundan çalışmalarını eğitimcilerle paylaştı. Montessori beş ana hikayesin ;

Mario Montessori tarafından ve Margaret Stephenson – Camillo Grazzini tarafından geliştirilmiş kullanılmıştır. Montessori literatürün de özel dersler olarak görülmesin ana sebebi bir araya geldiğin bütün ilkokul programını temsil eder.

Kozmik eğitim çocuğun bütün bilgilerin bağlantısını görerek, bugünün her zamankinden daha önemli olduğunu anlamaya yardımcı olur. Kozmik görev terimi, bir insanın yaşamında anlamlı bir yol bulmasının rolünü ifade eder.  “Ben Kimim?” sorusunun cevabını ararken ona rehber olmaktır.  Bireyin fiziksel, zihinsel ve ruhsal ihtiyaçlarını aynı zamanda evrendeki düzeni ve dengeyi anlamamıza yardımcı olur. Basitçe niyetimiz çocuğun evrendeki dengeyi görerek kendini anlamasını ve yoluna çizmesine destek olmaktır. Dr. Montessori akademik programda kozmik eğitimi ilkokul seviyesinde başlatmıştır ancak biz çocuğun ilgisini takip ediyoruz bu sebeple kozmik eğitim 6 yaşında başlar diyemeyiz. Çünkü bir bebek Dünyaya geldiğinde içsel olarak çevresini bilmek ister. 0-3 yaş dünyası ailesi ve evidir. Bu sürede duyularını her fırsatta kullanarak keşfeder. 3-6 yaş evresine gelen çocuk gelişim dönemiyle birlikte yeni bir evreye geçmiştir. Sosyal çevrenin bir parçası olmak, aileden ayrılarak bağımsız olma yolunda ilk adımları atar. Bu süreçte çocuğun gitti ilk mekan ( Okul/sınıf) onun dünyasını temsil eder. Sınıf içinde gördükleri, deneyimlediklerini kullanarak dünyanın nasıl bir yer olduğunu zihninde tanımlar. Bu sebeple 3-6 yaş Montessori sınıflarına girdiğinizde çok zengin bir çevreyle karşılaşırsınız. Bunun temel sebebi dünyayı sınıfa taşıyoruz. Bu dönem çocukları sınıfta somut materyallerle çalışarak dünya hakkın bilgi sahibi olurlar. 

6-12 yaş dönemine gelen çocuk materyaller çalışma onu eskisi gibi tatmin etmez, çünkü Dünyanın nasıl bir yer olduğunu keşfetmek için hayal gücünü kullanmaya ihtiyaç duyar. İlkokul çocuğun entelektüel merakını hayal gücünü kullanarak içsel ilgisini harekete geçirir. Bu sebeple ilkokul dönemin en güçlü materyalleri  Montessori hikayelerdir. 

“Çocuğun çevresiyle ilişkisi bizimkinden farklıdır. Çocuk çevresini emer. Gördükleri sadece hatırlanmaz; ruhunun bir parçasını oluştururlar. Gözlerinin gördüğü ve kulaklarının işittiği dünyanın her yerinde kendi içinde vücut bulur.”(Maria Montessori, Emici Zihin Kitabı syf56)

Hikayeler aracılığıyla geçmişten yaşanan olayların şimdiye olan katkısını görür şükran duyar. Babillerin 360 sayısı ile dairenin açısını bulması ve günümüzde bu bilgi hala geçerliliği devam etmesi, yada matematiğin veya yazının hikayesi.